31 Mart 2013 Pazar

Öğrenci İnsan Ne Yer #2 (Erişte)

Erişte

Makarna ve pilavın vazgeçilmezlerimiz arasında olduğunu biliyorum. Aslına bakarsanız erişte de bir tür makarna sonuçta ama olsun. Öğrenci insana çeşit lazımdır.

Salçalı, yağlı artık siz her nasıl seviyorsanız o şekilde pişirip yiyebilirsiniz. Ev arkadaşım ve ben salçalı sevdiğimiz için bu günkü yemeğimizde salçalı yaptık başka zaman da başka türlüsüne bakarız.

Sizde arada makarnadan bıktım derseniz makarna kadar kolay yapabileceğiniz erişteyi tercih edin.

Afiyet Olsun




30 Mart 2013 Cumartesi

Öğrenci İnsan Ne Yer #1

Çay


Öğrenciler ve gelecekte başka şehirde öğrenci olacak arkadaşlarım. Bu dediklerime kulak verin. Öğrencilik hayatınızda sevmeniz gereken şeyleri söylüyorum.

Şahsen ben çaydan hiç hoşlanmam ama öğrenciyken en rahat, kolay ve sıcak içeceğiniz çay olabiliyor. Diğer arkadaşlarıma da bakıyorum boş vakitlerinde en yakın dostları çay.

Sizde benim gibi çay sevmiyorsanız şimdiden sevmeye çalışsanız iyi olur ders çalışırken iyi oluyormuş. :)

Nasıl seveceğim derseniz de en sevdiğiniz kupayı kullanmaya başlayın ben deniyorum belki faydası dokunur.

Hadi sizde demleyin beraber içelim.

Afiyet olsun.


:) 

Öğrenci İnsan Ne Yer

Kendi memleketinizde okumuyorsanız hele bir evde kalıyorsanız ya da kaldıysanız bilirsiniz yemek yapmanın ya da ne yapacak olmanın zorluğunu.

Yemek yapmak istemezsiniz. Ne yiyeceğinizi bilemezsiniz. Belkide daha önce hiç alışverişe bile çıkmamışsınızdır da ne alacağınızı bile bilemeyebilirsiniz.

Bende dedim bu ve bunu benzeri, benim gibi olan bir sürü öğrenci arkadaşım vardır. Acaba 'Öğrenci İnsan Ne Yer ' yapsam ilgi görür mü? Sever misiniz?

Çok yakında sizlerle ;)




Bu yazıyı yazıp altına böyle bir resim koymak. Evet belki öğrenci evlerine zor olur ama bizde kendi soframızı kuracağız.

Bu güzel eziyet için beni mazur görün :)





15 Mart 2013 Cuma

Karmin


Onları ilk dinleyişinizde şarkıları farklı gelebilir ama biraz dinleyin bir süre sonra kendinizi söylerken bulacaksınız ;)



ve diğerleri için 



10 Mart 2013 Pazar

Bitirdiklerim #2


Artık iyileştim. Hala öksürük var ama iyiyim. Hazır iyileşmişken de Eskişehir'de bitirdiğim bir kaç parça eşyayı da yazayım sizlere göstereyim. 
İşte bitenler :
  1. Blendax Çabuk yağlanan saçlara özel bitki özlü şampuan : Bu şampuana bayılıyorum saç kremi ile birlikte kullanılması gerek ama gerçekten etkili.
  2. Watsons Moisturising Facial Mask Salatalık Özlü : Cildi sıkılaştırma özelliğine sahip. Diğer bitirdiklerim yazısında aleo veralısını kulandım ben bunları pek sevmedim yapış yapış bırakıyor yüzü. Durulanmasına gerek olmadığı yazıyor ama durulamadan da rahat edemiyorum.
  3. Watsons Nourishing Mud Mask Çikolatalı Maske : Kokusu inanılmaz cildi beyazlatma özelliğine sahip ben severek kullanıyorum.
  4. Avon Wish Of  Love : Çok hoş çiçeksi bir parfüm bu herhalde 6. şişe sanırım çok seviyorum.
  5. Avon Naturals Yumberry ve Yoğurtlu Saç Kremi : Tüm aç tiplerine uygun bu saç kremi. Kokusu çok güzel. İnsanın yiyesi geliyor. İyi bir saç kremi.
  6. Gabrini Süngerli Aseton : Süngerli asetonlarla ojelerimi çıkarırken biraz zorlanıyorum. O yüzden süngeri haşat oldu bende attım zaten kalan asetonu da pamuğa döküp kullandım bitirdim. Tek sorunu elleri kurutuyor.

İşte Eskişehir'de bitenler bunlar.Bittikçe de yazmaya devam edeceğim. Bir kaç eşyamında bir ayakları çukurda bitti bitecek onlar da bitsin yeni bir bitenler yazısıyla karşınızdayım.

Kendinize iyi bakın.

2 Mart 2013 Cumartesi

Üzgünüm...

Son yazımı yazdıktan sonra blogla ilgilenemedim kusura bakmayın durumu değil bu ben ilgilenmek istedim ama o yazıdan bu güne ve hatta bugünden de sonra devam edeceğini bildiğim bir hastalıkla uğraşıyorum.

Evet yanlış duymadınız 6 Şubat belki 5 ve ya 4 üdür de tam bilmiyorum o günden beri soğuk algınlığı vs tarzı düşündüğüm 5 güne geçer tahmini yürüttüğüm bir hastalığım vardı. Eskişehir'e gittim 11 Şubat'ta 2 hafta kaldım aslında Ankara'ya gelmek gibi bir niyetim de yoktu ve Ankara'ya geldim. (22 Şubat)

Ne olduysa ondan sonra oldu. Gelmeden 2 gün önce hafif bir boğaz ağrısı vardı ama kötü değildim. 6 şubattan bu yana zaten hastayım ama hiç boğazım ağrımamış, burun tıkanıklığı ve halsizlik var sadece. Geldiğim gün de biraz ağrı vardı ama çok değil. Ne olduysa ertesi gün uyanınca oldu. Bademciklerim orta boy ceviz büyüklüğünde şişmiş, şişmekle de kalmamış iltihaplanmıştı. Fotoğraf düşündüm ama ben bile iğrenirken size de göstermek istemedim. 

Hiç bir insanın yemek yemediği ya da su içmediği bir günü kolay kolay olmaz.( Sıra dışı durumlar hariç) Boğazımdan su bile geçmiyordu çünkü bademciklerim yeteri kadar şişmişti. Yemek yemek mümkün değil çünkü su içerken bile boğazımda yırtılma hissi vardı nasıl yemek yiyeyim.

Halbuki ben Ankara'ya ne güzel Lila kutu Şubat yazımı da yazarım diyordum. NERDE......

Antibiyotik kullandım 3 günlük işe yaramadı tabi onun yanında ağrı kesiciler ve ateş düşürücülerden bahsetmiyorum.

Her şeyin sonunda neler oldu söylemeyi unuttum. O kadar çok ilaç içtim ki ilaçlardan dolayı yüzüm fısır fısır oldu. Bir an önce düzelse iyi olur sinirlerim bozulmaya başladı.

1 haftadır da Ankara dayım. Eskişehir'de dersler beni bekliyor. Son 2 gündür de daha iyiye gidiyorum yarın kesin iyileşirim sanırım.

İyileşince görüşürüz artık.